Konferans bildirisi Açık Erişim
Uyuşmazlıkların barışçıl yollarla çözümünde en etkin yöntemlerden biri olan arabuluculuğun teknik niteliklerine ve gerekliliklerine odaklanılarak müstakil bir eylem olarak ele alınması, sürecin içerisinde şekillendiği bağlamdan kopmasına yol açtığından tam olarak anlaşılamamasına sebep olmaktadır. Yaygın eğilimin aksine, bir devlet tarafından gerçekleştirildiğinde arabuluculuk, bu devletin siyasi öncelikleri, beklentileri ve stratejilerinden etkilenir ve dış politikanın kendisi ya da bir parçası haline gelir. Diğer bir ifadeyle arabuluculuk, dış politikanın farklı araçlarla devamıdır. Devletlerin, diğer pek çok konuda olduğu gibi bu yöndeki dış politika tercihleri, uluslararası sisteme ilişkin algıları, iç politika kaygıları, uluslararası alandaki amaç ve öncelikleri gibi çeşitli faktörlerden etkilenerek şekillenir. Bir dış politika aracı olarak arabuluculuğun sağlıklı bir analizi yalnızca bu çerçeveden yaklaşıldığında mümkündür. Bu çalışma, bir dış politika aracı olarak arabuluculuğun Türk Dış Politikasında (TDP) uygulama odaklı düzlemden, normatif ve düşünsel düzleme yerleştirilmesini ve günümüzdeki konumunu incelemektedir.
Dosya adı | Boyutu | |
---|---|---|
VII. Mülkiye Uluslararası İlişkiler Kongresi (2023)_DONDURAN Bildiri.pdf
md5:fb97a7370ee05f5977b967acdaadc533 |
724.7 kB | İndir |
Tüm sürümler | Bu sürüm | |
---|---|---|
Görüntülenme | 311 | 311 |
İndirme | 208 | 208 |
Veri hacmi | 150.7 MB | 150.7 MB |
Tekil görüntülenme | 252 | 252 |
Tekil indirme | 197 | 197 |