2024-03-29T12:33:11Z
https://aperta.ulakbim.gov.tr/oai2d
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:240594
2022-10-11T17:16:21Z
user-okuokutyayinlari
Demir, Abdullah
2022-08-14
2. Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi ile Oku Okut Derneği iş birliğinde 27-31 Ağustos 2022 tarihlerinde çevrim içi olarak gerçekleştirildi. Sempozyuma 264 bildiri başvurusu ulaştı. Ön inceleme sonrası bu çalışmalar, ilgili olduğu bilim alanından 2 hakemin incelemesine sunuldu. İnceleme sonucunda başvurulardan 92’si kabul edildi. Beş gün süren sempozyuma 50 farklı üniversite ve kurumdan katılım sağlandı. Sempozyumun açılış oturumda “Sosyal Bilimlerin Bugünü ve Geleceği” konusuna odaklanıldı. Alanında yetkin isimlerden felsefe, sosyoloji, tarih, hukuk ve ilahiyat disiplinlerinin bugüne ne söyledikleri ve geleceğe ne söyleyebilecekleri sorularının cevapları arandı. Sosyal bilimler alanında akademik araştırmanın ve yazımın daha etkin yürütülebilmesine yönelik uygulamaya dönük sunumlar ikinci oturumda yer aldı. Sosyal bilimlerin genelini ilgilendiren açılış oturumlarından sonra toplam 31 ayrı oturum düzenlendi. Bu oturumlarda felsefe, sosyoloji, ilahiyat bilimleri, Türk dili, Arap dili, sanat tarihi, müzik, siyaset bilimi ve uluslararası ilişkiler alanlarında sunumlar gerçekleştirildi. 2. Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu Bildiri Özetleri Kitabı, bu sempozyumda sunulan bildirilerin Türkçe ve İngilizce özetlerini içermektedir. Sunulan bildirilerden bazılarının tam metinleri, Tetkik: Türk-İslam Kültürü Dergisi’nde hakem sürecine alınarak Eylül 2022 sayısında makale türünde yayımlandı. Sempozyumun tamamının video kayıtları ise sempozyum web sitesinde erişime açıldı. Sosyal bilimler kapsamında yer alan bilim dalları, anlamaya odaklanan ve “verinin” değerinin gün geçtikçe arttığı günümüzde daha da önem kazanan, kazanması gereken disiplinlerdir. Bu bilim dallarında verinin kıymetlendirilmesi, tecrübe aktarımı ile zaman içinde meleke hâline gelmektedir. Bu kapsamda lisansüstü eğitimlerine devam eden öğrenciler ile alanlarında uzman isimlerin bilimsel bir etkinlikte bir araya gelmeleri tecrübe aktarımına imkân sağlaması bakımından önemlidir. Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu, profesyoneller ile lisansüstü öğrencileri bir araya getirerek tecrübe aktarımına imkân sağlamak, disiplinler arası iletişimi ve çalışmaları güçlendirmek ve akademik üretime katkı sağlamak düşüncesiyle düzenlenmiş ve istenilen sonuçlara ulaşılmıştır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/240594
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:240594
tur
Oku Okut Yayınları
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Sosyal Bilimler
Sempozyum
Türkiye
Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu
AYBÜ
Oku Okut Derneği
Bildiri Özetleri Kitabı
Sosyal Bilimler - Türkiye
Sempozyum
2. Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu Bildiri Özetleri Kitabı
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:zenodo.org:228048
2021-11-25T19:24:02Z
user-okuokutyayinlari
Uzun, Ayşe
Çalışkan, Mehmet
2021-11-25
Bu çalışmada özelde sûre bağlamında genelde Kur’ân bütünlüğünde kasemlerin ne anlama geldiğikonusuele alınmıştır. Dört bölümden oluşan çalışmanın giriş kısmında konu; kapsam ve yöntem bakımından incelenmiştir. Birincibölümde kavramsal çerçeve içinde kasem, yemin ve hilf gibi kavramların birbiriyle ayniliği ve farklığı üzerinde duruldu. Dilsel çerçeve içerisindekasem için kullanılan harfler; kendisiyle yemin edilen (muksemun bih) ve yeminin cevabı (muksemun aleyh) açıklanmıştır. Yine birinci bölümde yemin çeşitlerinden “zahir” ve “muzmar”ın açıklaması yapılmıştır.
Çalışmanın ikinci bölümünde İslam öncesi dönemde Arap dili ve kültüründeki kasem geleneği incelenmiştir. Cahiliyedeki yemin konuları arasında Allah, kâbe, putlar, zaman ve birçok tabiat varlıkları bulunmaktadır. İslam öncesi dönemde maddi menfaatler elde etmek için yemin ifadeleriyle beraber şairler, sihirbazlar, kâhinler gizemli sözler söyleyerek insanların kendilerine inanmalarını ve yönelmelerini sağlıyorlardı. Özellikle kâhinler, kendi inanç ve kültürlerine göre kendisiyle yemin edilen şeyi ifade ettikleri halde cevabını söylemediklerinden yeminlerini gizemlilik içinde bırakırlardı.
Üçüncü bölümde Mekkî-Medenî sûrelerdeki kasem şekilleri mukayese edilmiş ve bu bağlamda Mekkî sûrelerdeki kasemlerin genel itibariyle açık yemine örnek teşkil ettiği tespit edilmiştir. Bu bölümde ayrıca Allah’ın zat ve sıfatlarıyla yemin ettiğine dair örneklerin yanında hem müşahhas hem de mübhem varlıklara yemin ettiği hususu belirtilmiştir. Bu bağlamda Medenî sûrelerdeki kasemlerin kapalı yeminlere örnek oluşturduğu tespiti de yapılmıştır. Yeminler, kendisiyle yemin edilen hususların insanlar açısından önemli olduğuna dikkat çektiği gibi, yeminin cevabı hakkında da bir giriş oluşturduğu muhakkaktır. Çünkü yeminler cevaplarıyla ancak tamamlanır ve anlaşılır hale gelir. Cevapsız yemin ise niçin yemin edildiği belli olmayan bir eyleme dönüşür. Üçüncü bölümde ayrıca Kur’ân’da yeminüslûbu içerisinde yeminedilenlerleyemine cevap teşkil edenlere dair ilgili örnekler yer almıştır. Ayrıca Kur’ân kıssalarındaki yemin örnekleri de bu bölümde ele alınmıştır.
Dördüncü bölümde ise kasemin muhtemel sebepleri, hedefleri, neticeleri, Allah’ın yemin etmesi incelenmiş olup bu bölümde ayrıca kasemin fıkhî boyutuna da işaret edilmiştir. Yüce Allah’ın varlıklara yemin etmeyeceği düşüncesinde olanlar, yeminin ancak yemin edileni yüceltmeyi hedeflediğinden bunun Allah için düşünülemeyeceği görüşünü ileri sürmüşlerdir. Allah’ın varlıklara yemin etmesi yemin edilen varlıkların fayda ve zararına dikkat çekmek içindir. Ayrıca Allah’ın değişik varlıklara yemin etmesi, o varlıklar üzerinden kendisine yemin etmesi anlamına gelmektedir. Zira yemin edilen nesnelerin başında “rab” lafzının olduğunu söyleyenler incir’e yapılan yemini “Tîn’in rabbine yemin olsun” şeklinde anlamışlardır.
Sonuç kısmında yeminin, tarihin başlangıcından itibaren insanlar ve toplumlar arasında güven ve itimat telkin etmek için dilsel iletişim ve etkileşim aracı olduğu sonucuna varılmıştır. Buradan hareketle şunu söylemek mümkündür: Ccahiliye dönemindeinsanlar kendilerince kutsal saydıkları herhangi bir şeye yemin ederken, İslâmî dönemde yeminin sadece Allah’a yapılması istenmiştir. İslami dönemde yeminle ilgili hükümler konmuş, gerekmediği sürece yemin edilmemesi istenmiş ve Müslümanların gereksiz yere yemin etmeleri hoş karşılanmamıştır. Bu bağlamda yalan yere yapılan yemin büyük günahlardan sayılmıştır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228048
oai:zenodo.org:228048
Oku Okut Yayınları
isbn:978-605-74416-6-9
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Tefsir
Kur'ân
Kasem
Hilf
Üslûb
Cahiliye Dönemi
Mekkî
İslam
Kur'an
Yemin -- Dini Yönler – İslam
Kur'ân Dilinde Yemin Üslûbu
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:zenodo.org:227993
2021-10-22T21:12:59Z
user-okuokutyayinlari
Tekin, İshak
Kurttekin, Fatma
2021-06-25
Çocukluktan itibaren dinlenilen masallar ve ninniler, okunan hikâyeler ve romanlar ruh dünyamızı etkilemekle kalmayıp dinî ve ahlâkî gelişimimizi de etkilemektedir. Bu bağlamda araştırmada, 2005 yılında MEB tarafından tavsiye edilen 100 Temel Eser içinden öğrencilerin en çok okuduğu kitapların dinî ve ahlâkî gelişimlerini etkileyip etkilemediği, kitaplarda dinî ve ahlâkî değerlerin nasıl işlendiği incelenmeye çalışılmıştır.
Çalışmaya temel oluşturan problemleri şu şekilde özetlemek mümkündür: 100 Temel Eser içinden seçilen kitaplarda dinî ve ahlâkî değerler nasıl işlenmektedir? DKAB programlarında hangi değerlere yer verilmektedir? Dinî ve ahlâkî değerlerin öğretiminde edebi eserlerden faydalanılabilir mi? Bahsedilen eserler DKAB derslerinde kullanılabilir mi? Bahsedilen eserler öğrencilerin dinî ve ahlâkî eğitimini nasıl etkilemektedir?
Bu problemlerin incelenmeye çalışıldığı araştırmada, betimsel alan araştırması yöntemi kullanılarak bazı dinî ve ahlâkî değerler tespit edilmiş ve bu değerlerle ilgili yorumlar yapılmıştır. Daha sonra bahsedilen kitaplar temel alınarak hazırlanan anketler farklı liselerin 1. sınıfında okuyan 200 öğrenciye uygulanmıştır. Uygulamadan sonra öğrenciler ve öğretmenlerle görüşmeler yapılmıştır. Elde edilen bulgular SPSS programıyla analiz edilmiştir.
Sonunda, bahsedilen kitaplarda dinî ve ahlâkî değerlerin yoğun olarak işlendiği, öğrencilerin 100 Temel Eserde yer verilen kitapları okuduğu ve etkilendiği ancak DKAB derslerinde kullanılması konusunda, kitapları sanat eseri olarak görmelerinden dolayı zihinsel karmaşıklık yaşadıkları görülmüştür. Bununla birlikte dinî ve ahlâkî değerleri belirli bir kesim ya da zamanla sınırlandırmayan, günümüzle bağlantı kurabilen, öğrencilerin ilgi ile ihtiyaçlarını dikkate alan ve gerçeklik algısına uyan eserlerin yazılmasına ihtiyaç olduğu ortaya çıkmıştır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/227993
oai:zenodo.org:227993
tur
Oku Okut Yayınları
isbn:978-605-74416-2-1
url:https://yayin.okuokut.org/okuokut/catalog/book/978-605-74416-2-1
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Din Eğitimi
Değer
Dini Değerler
Ahlaki Değerler
100 Temel Eser
Türkiye
Education
Religious education
Moral education
On Temel Eser Örneğinde Dinî ve Ahlâkî Değerler
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:240631
2022-10-17T12:11:13Z
user-okuokutyayinlari
Seymen, Sadık
Demir, Abdullah
2022-10-17
Dünya yüzünde 6.000’den fazla kaynak gösterim stili bulunmaktadır. Yaygın olarak kullanılan akademik yazım ve kaynak gösterme stilleri, 20. yüzyılın başından itibaren ortaya çıkmıştır. Chicago stili (The Chicago Manual of Style, CMOS, CMS) Chicago Üniversitesi tarafından 1906 yılında yayımlanmış ve 2017 yılında 17. edisyonu satışa sunulmuştur. APA stili (The Publication Manual of the American Psychological Association, APA) 1952 yılında Amerikan Psikoloji Derneği tarafından yayımlanmış ve 2019 yılında 7. edisyonu piyasaya sürülmüştür.
Chicago ve APA gibi stiller, İngilizce dilinde akademik yayın yapmak için hazırlanmış kılavuzlardır. Öğrenciler veya akademisyenler, bu stillerin İngilizce tam metinlerine ya kitap formatını satın alarak veya bu stillerin elektronik versiyonlarına Üniversitelerinin abone olmaları durumunda erişim sağlayabilmektedirler. Her iki erişim seçeneği için de ücret ödenmesi gerekmektedir. Bu nedenle de bu stillerin tam metinlerine erişim Batı ülkeleri haricinde yaygın değildir.
Chicago ve APA gibi stillerin Türkçe ve Arapça gibi çevirileri varsa kullanılması da bir seçenektir. Ancak bu stillerinin eski edisyonlarının çevirileri bile ticari bir ürün olarak satıştadır, ücretsiz erişilememektedir. Chicago ve APA gibi stillerde yer alan bilgiler güncellenmekte ve zamanla yeni edisyonları kullanıma sunulmaktadır. APA’nın güncel versiyonu, 7. edisyon İngilizce 428 sayfa olarak 2019 yılında, Chicago’nun 17. edisyonu İngilizce 1144 sayfa olarak 2017 yılında yayımlanmıştır. Ağustos 2022 itibari ile bunların diğer dillere çevirileri bulunmamaktadır. Çevirileri yapılsa bile öğrenciler bunların tam metinlerine ancak satın alarak erişebileceklerdir.
Chicago ve APA stillerinin kullanımını talep eden bir enstitü veya dergiye çalışmasını sunacak araştırmacılar, genellikle internetten buldukları karşılarına çıkan farklı edisyonlardan birine ait örneklere bakarak çalışmalarını hazırlamaktadırlar. Bu durumda 17 edisyonu bulunan Chicago stilinin veya 7 edisyonu bulunan APA’nın hangi baskılarına ait örneklere baktıklarından çoğu zaman araştırmacılar habersiz olmaktadır. Chicago ve APA gibi stillerin tez yazımında kullanılması üniversiteler tarafından zorunlu tutuluyorsa, Avrupa ve ABD üniversitelerinin yaptığı gibi diğer üniversitelerin de bunlara abone olmalı ve öğrencilerine ücretsiz erişime açmalıdır. Ancak bunların İngilizce metinlerine erişim de tam olarak çözüm olmayacaktır. İngilizce akademik metin yazmak için hazırlanan bu çalışmaların Arapça veya Türkçe çevirilerinin yapılarak öğrencilerin erişimine açılması gerekecektir. Bu stiller ne zaman öğrencilere ve araştırmacılara tam metin olarak erişilebilir olursa o zaman Chicago ve APA stillerin sadece dipnot ve kaynakça yazımı ile ilgili 3-5 sayfalık bilgi içermediği konusunda da farkındalık artacaktır.
Bu stiller, akademik araştırma ve yazımla ilgili öğrenci ve araştırmacıların mutlaka bilmesi gereken A’dan Z’ye tüm temel bilgileri içermektedir. Bu sebepledir ki APA’nın İngilizcesi 428 ve Chicago stilininki 1144 sayfadır. Bu stillerin İngilizce tam metinlerine ve güncel edisyonlarının çevirilerine erişim zorluğu sebebiyle Chicago ve APA gibi stiller öğrenciler tarafından doğru olarak öğrenilememektedir. Bunun olumsuz sonuçlarını, akademik metinleri kontrol etmek ve düzeltmek zorunda kalan danışmanlar, editörler ve yayıncılar çekmektedir. Akademik yazım ve kaynak gösterme konularındaki bilgi eksikliği sebebi ile akademik etik ihlaller, farkında bile olunmadan öğrenciler ve araştırmacılar tarafından yapılabilmektedir. Tüm bu olumsuzluklardan kurtulmak amacı ile 2018 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nin proje desteği ile İSNAD Atıf Sistemi geliştirilmiştir.
İSNAD, akademik çalışmalarda kullanılmak üzere Türkiye merkezli ve Türkçe olarak geliştirilen akademik yazım ve kaynak gösterme sistemidir. İSNAD’ın tam metnine ve web versiyonuna erişim tamamen ücretsizdir. İSNAD’ın İngilizce, Arapça ve Farsça çevirileri de ücretsiz olarak kullanıma sunulmuştur. Azerice, Kırgızca, Özbekçe ve diğer Türk dillerine de çevrilecektir. İSNAD; Zotero, EndNote ve Citavi gibi atıf yönetim araçlarıyla da kullanılabilmektedir.
Üniversiteler, yayınevleri ve araştırmacılar, açık erişim lisansı ile hizmete sunulan İSNAD’ı ücretsiz şekilde kullanabilmektedir. İSNAD, öğrenciler tarafından daha erişilebilirdir ve öğrenilmesi daha kolaydır. Atıf stilleri, bilim dalına göre farklılık göstermektedir. Anket ve mülakat gibi güncel veri kullanan bilim dallarında yazar soyadından hemen sonra yayın tarihi belirtilerek atıf yapılması (metin içi sistemini) tercih edilmektedir. El yazmaları, arşiv belgeleri ve klasik eserler gibi en eski yazılı kaynağa ulaşılmasını gerekli gören bilim dallarında ise yazar adından sonra kaynak adının belirtilmesi uygulanmaktadır (dipnotlu sistem). İSNAD'ın hem metin içi hem de dipnotlu versiyonu bulunmaktadır. Bununla birlikte her iki versiyonda yazılan akademik metinlerde, kaynakçada eserler aynı düzende ve formatta yazılmaktadır. Bundan dolayı İSNAD tüm bilim dalları için uygundur. Kaynakçanın tek formatta hazırlanması ise kaynakça verisinin “temiz veri” olarak sunulmasına olanak sağlamaktadır. Üniversiteler ve dergiler tarafından İSNAD’ın kaynak gösterim sistemi olarak kabul edilmesi, akademik yazımda da standartlaşmaya katkı sağlayacaktır. Böylece kaynakça verisini kullanan akademik veri tabanları ve indekslere “temiz metadata” sağlanabilecektir. İSNAD akademisyen ve araştırmacılardan gelen görüş ve önerilerle geliştirilmeye devam edecek ve ücretsiz şekilde erişilebilir olmayı sürdürecektir.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/240631
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:240631
ara
Oku Okut Yayınları
info:eu-repo/semantics/altIdentifier/doi/10.55709/okuokutyayinlari.29
info:eu-repo/semantics/altIdentifier/isbn/978-605-71294-5-1
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/4.0/
Akademik Yazım
Atıf Stilleri
Atıf Yapmak
İSNAD Atıf Sistemi
İSNAD
Academic Writing
Citation Styles
Citation
ISNAD Citation Style
ISNAD
Sosyal Bilimler
Akademik Yazım
Akademik yazma -- Eğitim ve öğretim
Bibliyografik Atıflar
İSNAD Atıf Sistemi
ISNAD Citation Style
ISNĀD Niẓām tawthīq al-marājiʻ
İSNAD Atıf Sistemi (Arapça): ISNAD Nizâm Tevsîki'l-Merâci'
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228074
2021-12-11T13:17:40Z
user-okuokutyayinlari
Demir, Abdullah
2020-12-03
The ISNAD Citation Style is Turkey-based academic writing and referencing style developed to be used in studies carried out in the fields of Humanities and Social Science such as Anthropology, Archeology and Art History, Geography, Language and Literature, Education, Philosophy, Folklore, Law, Economics and Administrative Sciences, Theology, Psychology, Arts, Social Work, Sociology and History.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228074
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228074
eng
Sivas Cumhuriyet University
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Social sciences
ISNAD Citation Style
ISNAD System
ISNAD Style
ISNAD
ISNAD Citation Style
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228072
2021-12-11T13:08:26Z
user-okuokutyayinlari
Demir, Abdullah
2019-12-25
İSNAD, Sosyal ve Beşerî Bilimler alanında kullanılmak üzere Türkiye merkezli olarak geliştirilen ve ücretsiz olarak erişilebilen akademik yazım ve kaynak gösterme sistemidir. İSNAD Atıf Sistemi'nde atıf yapılan kaynağa dair bilgiler, metin içinde Yazar Soyadı, Basım Tarihi, Sayfa No. şeklinde veya dipnotta Yazar Adı Soyadı, Eser Adı, Sayfa No. düzeninde ilgili bilim dalının genel kullanımına uyularak verilebilmektedir. Ancak kaynakça her iki kullanımda da % 100 aynı şekilde oluşturulmaktadır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228072
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228072
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Sosyal Bilimler
Akademik Yazım
Kaynak Gösterme Sistemi
Atıf ve Kaynak Gösterme
İSNAD Atıf Sistemi
İSNAD
İSNAD Atıf Sistemi
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228181
2022-03-11T01:02:29Z
user-okuokutyayinlari
Demir, Abdullah
Kandemir, Ahmet Mekin
2022-03-07
Bu çalışmada, Big Bang teorisinin yoktan yaratılış düşüncesini destekleyip desteklemediği hususu hudûs delili açısından ele alınmıştır. Çalışmanın birinci bölümünde Big Bang teorisinden önceki kozmoloji ve bilim tarihi, teorinin temel dayanakları ve Big Bang karşıtı evren modelleri detaylı bir şekilde incelenmiştir. Buna göre evren yaklaşık olarak 14,7 milyar yıl önce sonsuz yoğun, küçük ve sıcak bir durumdan (tekillik) ani bir patlamayla (açılma=genişleme) oluşmaya başlamıştır. Einstein'ın izafiyet teorisi, evrenin hala genişlemeye devam etmesi (Hubble Yasası), kozmik mikrodalga arkaalan ışımasının keşfedilmesi ve uzaydaki maddelerin tespit edilen miktarları bu teorinin en güçlü kanıtları olarak sunulmaktadır. İkinci bölümde ise kelâmcıların hudûs delili incelenmiş ve detaylı bir şekilde izah edilmiştir. Kelâmcıların geliştirdiği bu delil sadece Allah'ın varlığını ispat etmeye yönelik çabanın değil; aynı zamanda kelâmcıların bir bütün olarak evreni anlama ve anlamlandırma çabasının bir ürünüdür. Bu şekilde ortaya konan evren bütün parçalarıyla birlikte; hareket, zaman ve mekân dâhil olmak üzere hâdistir, yani sonradan ve yoktan yaratılmıştır. Sonlu birimlerden oluşan evrenin bir başlangıcı ve sonu vardır. Cevher ve arazlardan oluşan evren sürekli bir değişim ve dönüşüm (oluş-bozuluş) süreci yaşamaktadır. Çalışmanın son bölümünde Big Bang teorisi ile hudûs delili karşılaştırılmış ve şu sonuçlara ulaşılmıştır: Big Bang teorisi ile birlikte evrenin genişlediğinin kanıtlanması materyalist ve ateist felsefenin sabit, sonsuz ve değişmeyen evren tasavvurunu kesin olarak çürütmüştür. Ayrıca izafiyet teorisi ile birlikte mutlak zaman anlayışı geçerliliğini yitirmiş; zamanın göreliliği ve evrenle birlikte başladığı kanıtlanmıştır. Ancak kanaatimizce Big Bang teorisi, evrenin bir başlangıç noktası (tekillik) olduğunu kesin olarak ortaya koymakla birlikte bu, yoktan yaratılışın bir ispatı olarak değerlendirilemez. Sadece şu an sahip olduğumuz teorilerle uyumlu “bilimsel bir başlangıç” olarak değerlendirilebilir. Zaten bilimin, varlığın izini sürüp mutlak yokluğa, oradan da Tanrı'ya ulaşması beklenemez. Çünkü mutlak yokluk bilime insan bilgisine konu olamaz. İnsanlığın bilimsel olarak ulaştığı en son noktada bile evrenin varlığının en tutarlı açıklaması, evrenin sonradan ve mutlak yokluktan Allah tarafından yaratıldığı şeklindeki dini açıklamadır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228181
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228181
tur
isbn:978-605-71294-2-0
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Kelâm
Yaratılış
Big Bang
Büyük Patlama
Hudûs Delili
Religion
Islam
Big Bang Theory
Creation
Big Bang ve Yaratılış
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:zenodo.org:228044
2021-11-25T18:24:05Z
user-okuokutyayinlari
Demir, Abdullah
Sevgülü Haciibrahimoğlu, Hümeyra
2021-11-25
Bu kitapta, Ebû İshâk es-Saffâr’ın (öl. 534/1139) kelâmî görüşleri, Telḫîṣü’l-edille li-ḳavâʿidi’t-tevḥîd adlı eserinde Allah’ın isimlerinin anlamlarını açıklarken yaptığı yorumlar çerçevesinde ele alınmaktadır. Ebû İshâk es-Saffâr, 6./12. yüzyıl Hanefî-Mâtürîdî âlimlerinden biridir. Kelâma dair Telḫîṣü’l-edille eserinde esmâ-i hüsnâ konusuna ayrıntılı olarak yer vermektedir. İki cilt hâlinde yayımlanan bu eserin yaklaşık üçte birlik bir kısmını esmâ-i hüsnâ konusu oluşturmaktadır. Bu kısım incelendiğinde, Saffâr’ın Allah’ın varlığı, birliği ve sıfatları ile ilgili konular başta olmak üzere pek çok konuyu 175 esmâ-i hüsnâya dayanarak izah ettiği görülmektedir. O, esmâ-i hüsnâ bö-lümünde yer vermediği bazı isimlere ise müstakil başlıklar altında değinmektedir. Örneğin el-Mütekkelim ismi kelâm sıfatını bağlamında ve halku’l-Kur’ân ile icâz’ul-Kur’ân gibi konularla ilişkili bir şekilde ele almaktadır. Bu isimler de listeye dahil edildiğinde sayı 178’e ulaşmaktadır. Bu durumda eserin yarısını esmâ-i hüsnâ konusu teşkil etmektedir.
Saffâr, esmâ-i hüsnâ bölümünde alfabetik bir sıra içerisinde ele aldığı ilâhî isimleri öncelikle lugavî (semantik) yönden izah etmektedir. Sonrasında ise değerlendirdiği ilahî ismi, bir kelâm konusu ile bağlantı kurarak kelâmî perspektifle açıklamaktadır. Esmâ-i hüsnâ temelinde ele alınan konuların hilâfet meselesi hariç diğer kelâm bahislerini kapsadığı görülmektedir. Saffâr öncesi Hanefî-Mâtürîdî kelâm literatürü içinde esmâ-i hüsnânın bu kadar kapsamlı ele alındığı başka bir eser bilinmemektedir.
Bu kitap; üç ana bölümden oluşmaktadır. “Metodolojik Çerçeve” başlıklı giriş bölümünde çalışmanın konusu, önemi, amacı, yöntemi, kaynakları ve Saffâr öncesi dönemde kaleme alınan esmâ-i hüsnâ litaratürü hakkında bilgi verilmiştir. Birinci bölümde Saffâr’ın yaşadığı sosyo-kültürel çevre olan Mâverâünnehir bölgesi ile Buhara ve Merv şehirlerinin siyasî, sosyal ve dinî durumu ortaya konulmaya çalışılmıştır. İkinci bölümde esmâ-i hüsna konusunun anlaşılmasına temel oluşturan isim, tesmiye, müsemmâ, sıfat ve vasf gibi kavramlar ile esmâ-i hüsnânın sayısı ve ihsâsı gibi kelâmî tartışmalara değinilmiştir. Bölüm sonuna Saffâr’ın rivayet ettiği 178 ilahî isme dair ayrıntılı bir tablo eklenmiştir. Üçüncü bölümde öncelikle, Saffâr’ın esmâ-i hüsnâyı izah ederken dikkate aldığı kelâmî ilkeler tespit edilmeye çalışılmıştır. Sonrasında ise Saffâr’ın Telḫîṣü’l-edille’de ilâhî isimleri açıklarken ortaya koyduğu kelâmî görüş ve değerlendirmeler belirlenerek sistematik bir şekilde kategorize edilmiştir. Bu kapsamda ele alınan her konunun sonuna ilgili ilâhî isimleri ve bağlantılı olduğu tartışmaları içeren tablolar eklenmiştir. Sonuç bölümünde ise Saffâr’ın esmâ-i hüsnâ anlayışına dayanan kelâm yöntemine dair ulaştığımız sonuçlara yer verilmiştir. Bu kitapta onun, esmâ-i hüsnânın %75’inde kelâmî yorumlarda bulunduğu ve bilgi-varlık bahsinden âhiret hayatına kadar bütün kelâm konularını esmâ-i hüsnâ ile bağlantılı yorumladığı tespit edilmiştir. Ulaşılan bu sonuçlar, Saffâr’ın kelâm anlayışının ilâhî isimlerin yorumuna dayandığını ortaya koymaktadır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228044
oai:zenodo.org:228044
tur
Oku Okut Yayınları
isbn:978-605-74416-7-6
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Kelâm
Esmâ-i hüsnâ
Allah'ın Güzel İsimleri
Mâtürîdilik
Ebû İshâk es-Saffâr
Telḫîṣü'l-edille li-ḳavâʿidi't-tevḥîd
İslam
Allah
Allah -- Sıfatları
Allah -- İsimleri
Esmâ-i Hüsnâya Dayanan Kelâm Anlayışı: Ebû İshâk es-Saffâr Örneği
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228179
2022-03-10T00:52:39Z
user-okuokutyayinlari
Alpkıray, Abdulcelil
Muntazer, Safiullah
Abdal, Abdullah
Sadat, Said Luqman
Demir, Habip
Demir, Abdullah
2022-01-27
İSNAD Atıf Sistemi, sosyal ve beşerî bilimler alanında hazırlanan akademik çalışmalarda kullanılmak üzere Türkiye merkezli ve Türkçe olarak geliştirilen akademik yazım, atıf ve kaynak gösterme sistemidir. Bilindiği üzere belli kurallara uyularak kaynak gösterme hem bilginin bilimselliğinin hem de fikrî mülkiyet haklarına saygının bir gereğidir. Bilimsel bir çalışmanın hazırlanmasında yararlanılan kaynakları, başka araştırmacılar tarafından tekrar ulaşılabilir ve kontrol edilebilir olacak şekilde bibliyografik bileşenleri ile doğru ve eksiksiz olarak araştırmalarda yazılmak durumundadır.
Günümüzde yaygın olarak kullanılan atıf ve kaynak gösterme sistemleri, 20. yüzyılın başlarından itibaren ortaya çıkmıştır. Chicago Sistemi’nin (The Chicago Manual of Style) ilk versiyonu 1906 yılında hazırlanmış ve 2017 yılında 17. edisyonu satışa sunulmuştur. 1952 yılında ilk versiyonu kullanıma sunulan APA’nın (The Publication Manual of the American Psychological Association) ise 2019 itibari ile 7. edisyonu piyasaya sürülmüştür. Aslı Türkçe olan İSNAD Atıf Sistemi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi tarafından desteklenen proje kapsamında, akademik yayıncılık alanında uzman öğretim üyelerinin ve hakemli dergi editörlerinin görüş, öneri ve değerlendirmeleri alınarak 2018 yılında geliştirilmiştir. Antropoloji, Arkeoloji, Coğrafya, Dil ve Edebiyat, Eğitim, Felsefe, Halkbilimi, Hukuk, İktisadi ve İdari Bilimler, İlahiyat, Psikoloji, Sanat, Sanat Tarihi, Sosyal Hizmetler, Sosyoloji ve Tarih gibi sosyal ve beşerî bilimler alanında akademik çalışmaların yazımında ve kaynak gösteriminde İSNAD ileortak bir yazım standardına ulaşılması hedeflenmektedir.
İSNAD; akademik bir yazının başlığının nasıl belirleneceği, özetinin hangi bilgileri içermesi gerektiği, anahtar kavramların nasıl seçileceği, başlıklandırma formatının nasıl olması gerektiği, içerdiği tablo ve şekillerin nasıl oluşturulacağı, çalışmada kullanılan İngilizce, Arapça ve diğer dillerdeki eser adlarının ve müellif isimlerinin nasıl yazılacağı, tarih ve yüzyılların hangi şekilde gösterileceği, yayın etiği kapsamında nelere dikkat edilmesi gerektiği, istifade edilen kaynak eserden dolaylı veya doğrudan nasıl alıntı yapılacağı, atıf yapılan kaynakların katalog bilgilerinin metin içinde veya dipnotta nasıl yazılacağı ve kaynakçanın nasıl oluşturulacağı gibi akademik yazım ve yayın etiği ile ilgili bilinmesi ve uygulanması gereken temel ilke ve kuralları içermektedir.
İSNAD’ın TÜBİTAK ULAKBİM TR Dizin ve DergiPark gibi akademik yayıncılıkla ilgili akademik dizin ve akademik yayın platformlarınca kaynak gösterme biçimlerinden biri olarak sistem entegrasyonu yapılmış; Web of Science/Clarivate Analytics EndNote, ProQuest RefWorks, Zotero ve Mendeley gibi dünya çapında kullanılan atıf ve kaynakça düzenleme programlarına uygun şablonları hazırlanıp ücretsiz olarak kullanıma sunulmuştur. Türkçe olarak hazırlanan ilk ve tek yerli akademik yazım ve kaynak gösterme sistemi olan İSNAD’ın, Türkçenin bir bilim dili olma hedefine katkı sağlama misyonu da bulunmaktadır. Yıllardır kitap ve dergi yayımlayan birçok devlet kurumu ve üniversitenin, ortak bir akademik yazım ve kaynak gösterme sistemi üzerinde birliktelik sağlayamadıkları bilinmektedir. Hatta aynı kurumun farklı tarihlerde yayımladığı eserlerde bile çeşitli kaynak gösterme sistemlerinin kullanıldığı görülebilmektedir. Dahası çoğu zaman kullanılan aslı İngilizce olan kaynak gösterme sistemlerinin aslına tamamen uygun olarak kullanılamadığı da bilinmektedir. Bunda APA, Chicago, MLA gibi bu sistemlerin tam metinlerine ancak abonelik veya kitap formatının satın alınması ile ulaşılabilmesi ve öğrencilerin, araştırmacıların internetten ulaşılabildikleri 1-2 sayfalık örnekler üzerinden bunları kullanmaya çalışması etkilidir. Oysa APA’nın 7’nci, Chicago’nun 17’nci edisyonu İngilizce olarak satışa çıkmıştır ve internetten ulaşılan örneklerin çoğu, güncel edisyona ait değildir.
İSNAD Atıf Sistemi; öğrenciler, araştırmacılar, yayıncılar ile kurum ve kuruluşların hizmetine sunulmuştur. Ocak 2022 itibari ile sosyal ve beşerî bilimler alanında yayın yapan 125 hakemli dergi İSNAD’ı kullanmaya başlamıştır. Lisans mezuniyet tezi, yüksek lisans tezi ve doktora tezlerinin yazımında İSNAD’ın kullanılmasını öngören ve bunu tez yazım kılavuzlarına dâhil eden üniversitelerin sayısı artmaktadır. Ocak 2022 itibari ile İSNAD’ı 33 Enstitü tez yazım kılavuzuna eklemiştir. Ayrıca ulusal ve uluslararası sempozyum ve kongre düzenleyen birçok kurum ve kuruluş, katılımcılarından bildirilerini İSNAD’a uygun olarak hazırlamalarını talep etmeye başlamıştır. Ücretsiz olarak kullanıma sunulan bu sistem, kullanıcı dostu internet arayüzü ve kaynakça düzenleme yazılım eklentileri ile hızla kabul görmekte ve benimsenmektedir. Kullanıcılar İSNAD’ın EndNote, Zotero, Mendeley ve RefWorks gibi atıf ve kaynakça düzenleme yazılım eklentileri sayesinde atıf ve kaynak gösterme işlemlerini daha kolay, daha hızlı ve hatasız olarak yapabilmektedirler. İSNAD yazım kılavuzu Türkçe, İngilizce, Arapça ve Farsça olarak hazırlanmış ve açık erişim olarak www.isnadsistemi.org adresinden kullanıma sunulmuştur. Ayrıca İSNADweb sitesinde, akademik araştırma ve yazıma ilişkin eğitim videoları ve seminerler de ücretsiz olarak erişime açılmıştır.
İSNAD’ın iki versiyonu bulunmaktadır: İSNAD Dipnotlu ve İSNAD Metiniçi. Sunulan bu alternatifler sayesinde atıf yapılan kaynağa dair bilgiler, metin içinde veya dipnotta gösterilebilmektedir. Örneğin psikoloji alanında hazırlanan bir tezde, kullanılan kaynağa İSNAD’a uygun olarak metin içerisinde “Tokur, 2021, 55” şeklinde atıf yapılabilmektedir. Antropoloji, Arkeoloji, Coğrafya, Dil ve Edebiyat, Felsefe, Halkbilimi, Hukuk, İktisadi ve İdari Bilimler, İlahiyat, Müzik, Psikoloji, Sanat Tarihi, Sosyal Hizmetler, Sosyoloji veya Tarih alanında hazırlanan çalışmalarda ise kullanılan eser dipnotta “Ali Bilgen, Türk Tarihi (Ankara: Oku Okut Yayınları, 2021), 32” şeklinde belirtilmektedir. Bununla birlikte gerek İSNAD Metiniçi gerekse İSNAD Dipnotlusistemin tercih edildiği çalışmalarda, kaynakça tek bir biçimde “Soyad, Ad. Eser Adı. Basım Yeri: Yayınevi, Basım Tarihi (Bilgen, Ali. Türk Tarihi. Ankara: Oku Okut Yayınları, 2021)” şeklinde oluşturulmaktadır. Kaynakçada eser künye bilgilerinin belli bir standartta yazılması ve nokta (.) ile ayrılması araştırma ve yayınlarda kullanılan referansların veri tabanlarına kolayca aktarılmasına imkân vermektedir. Böylece atıf oranı ve etki değeri gibi bibliyometrik hesaplamalar yapan indekslere temiz veri sunulmaktadır. APA, Chicago ve MLA gibi uluslararası atıf ve kaynak gösterme sistemlerinin kaynakçada eser künye bilgilerinin nokta ile ayrılarak yazılmasını gerekli görmeleri de aynı fikre dayanmaktadır. İSNAD’ın kullanılması ile WoS, TR Dizin ve SCOPUS gibi akademik indekslere temiz veri sunulabilecek böylece atıf kaybı yaşanmadığından araştırmaların etki faktörleri doğru olarak hesaplanabilecektir.
İSNAD’ın kullanımı, tam metinlerine ancak satın alınarak veya abonelikle ulaşılabilen İngilizce atıf stillerinin Türkçe çevirilerinin kullanılmasından kaynaklanan eksiklikleri giderecektir. Bilindiği üzere ticari birer ürün olan APA, MLA ve Chicago gibi atıf ve kaynak gösterme sistemleri, bu stillerin basılı kitap formları ile online tam metin erişimlerinin ücretli olması ve öğrencilerin İngilizce dil becerilerinin yeterli düzeyde olmaması gibi nedenlerle ortaöğretim, lisans ve lisansüstü eğitim-öğretim aşamalarında tam olarak öğretilememektedir. Örneğin Ocak 2022 itibari ile APA Kılavuzu 32 dolar, Chicago atıf sisteminin online bir yıllık bireysel abonelik ücreti 41 dolar ve matbu nüshası 95 dolardır. Yurt dışında üniversiteler, bu sistemlere abone olarak öğretim üyeleri ve öğrencilerin kullanımına ücretsiz olarak sunmaktadır. Türkiye’de ise bu sistemlere abone olan kurumsal kullanıcı sayısı çok azdır. Dolayısı ile öğrencilerin bu sistemlerin tam metinlerine ulaşmaları zorlaşmaktadır.
Türkiye merkezli olarak geliştirilen İSNAD Atıf Sistemi’nin dili, Türkçedir. İSNAD’ın hem tam metin erişimi hem de online kullanımı tamamen ücretsizdir, açık erişime açılmıştır. APA, MLA ve Chicago gibi atıf ve kaynak gösterme sistemleri, çoğu kişinin zannettiği gibi sadece dipnot ve kaynakça oluşturma kurallarını içermez. Bu atıf sistemleri, akademik bir yazının başlık formatının nasıl olması gerektiği, dolaylı ve doğrudan alıntının nasıl yapılacağı, tablo ve şekillerin nasıl oluşturulacağı gibi akademik bir metin kaleme alınırken dikkat edilmesi gerekli tüm kural ve belirlemeleri içerirler. Oysa bu husus, yeteri kadar bilinmemektedir. İlgili sistemlerin İngilizce olarak hazırlanmış olmaları ile matbu nüshaları ve online tam metin erişimlerinin ücretli olmasının bu bilinmezlikte etkili olduğu söylenebilir.
Benzer şekilde İSNAD Atıf Sistemi de akademik yazımla ilgili bilinmesi gerekli tüm kuralları içermektedir:
Akademik bir çalışma hazırlanırken başlığının nasıl belirleneceği,
Özet kısmında asgari olarak hangi bilgilerin yazılması gerektiği,
Anahtar kavramların nasıl belirleneceği,
Başlıklandırmanın nasıl olacağı,
Tablo ve şekillerin nasıl oluşturulacağı,
Çalışmada kullanılan Arapça, Farsça, İngilizce ve diğer dillerdeki eser adlarının ve müellif isimlerinin nasıl yazılacağı,
Tarih ve yüzyılların hangi formatta gösterileceği,
Yayın etiği kapsamında nelere dikkat edilmesi gerektiği,
İstifade edilen kaynak eserden dolaylı veya doğrudan nasıl alıntı yapılacağı, atıf yapılan kaynakların metin içinde veya dipnotta nasıl yazılacağı sistemde yer alır.
İSNAD; akademik çalışmalarda yaygın olarak başvurulan kitap, makale ve tez gibi kaynaklara ek olarak sosyal medya mesajından nota kâğıdı türüne varıncaya kadar 41 veri türüne dair atıf ve kaynak gösterme kurallarını içerir.
İSNAD’ın yaygınlaşması, akademik yazımda sosyal ve beşerî bilimler özelinde standartlaşmanın sağlanmasına katkı sağlayacak ve yazarların işini kolaylaştıracaktır. Ayrıca akademik bir yazı kaleme alınırken dikkat edilmesi ve uyulması gerekli tüm bu incelikler; okur, öğrenci ve araştırmacılar tarafından rahatlıkla ulaşılabilir ve öğrenilebilir olacaktır.
Hâlihazırda akademik yazımla ilgili bütün bu hususlar İSNAD gibi belli bir sistem kapsamında yaygın şekilde öğretilemediği için yayıncılar, editörler, yayın kurulları, danışmanlar ve redaktörler; öğrenci ve yazarların yazım ve atıf hatalarını tashih etmek için yoğun çaba sarf etmek zorunda kalmaktadırlar. Ayrıca Türkiye merkezli bir atıf sisteminin ve bu sisteme ait yazılım şablon eklentilerinin bulunmaması, akademik bir yazı hazırlanırken kaynak gösterme yazılımı kullanımının yaygınlaşmasını engellemektedir. Ne yazık ki her yıl yüzlerce yayın yapan kurum ve kuruluşun, benimsedikleri “Yazım ve Atıf Kuralları” için hazırlattıkları EndNote, Zotero ve Mendeley yazılım eklentileri bulunmamaktadır. Buna karşın İSNAD, matbu ve online olarak ücretsiz ulaşılabilir olduğu gibi bilgisayar yazılım eklentileri ile de yazarlara kolay bir kullanım imkânı sunmaktadır.
Enstitüler, karar vermeleri hâlinde İSNAD Atıf Sistemi’ni ücretsiz olarak kullanabilmektedirler. İSNAD’ın Türkçe, İngilizce, Arapça, Farsça vb. yazım kılavuzları, yazım araçları, eğitim videoları, öğrencilere yönelik eğitim seminerleri tamamen ücretsizdir ve açık erişimlidir. İSNAD, ücretsiz ve açık erişimli olarak hizmet sunma ilkesine bağlıdır ve hiçbir şart ve durumda ne şimdi ne de gelecekte ücret talep etmeyeceğini taahhüt etmektedir. Enstitüler; tez yazım kılavuzlarındaki kapak, dış kapak vb. her türlü şekilsel belirlemeler ile tez içeriğine dair her türlü şartlarını koruyarak kaynak gösterim sistemi olarak İSNAD’ın da kullanılabilmesini kılavuzlarına ekleyebilirler.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228179
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228179
fas
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi
isbn:978-605-71294-0-6
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
İSNAD
İSNAD Atıf Sistemi
İSNAD Farsça
İSNAD Farsça: Şîvenâme-i İstinâddehî be Reveş-i İSNAD
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228070
2021-12-03T20:43:51Z
user-okuokutyayinlari
Arpaçukuru, Osman
2021-07-25
Citavi, başta ilahiyat alanında olmak üzere bilimsel araştırma ve yazımda literatür taramasından araştırmanın raporunun (makalenin, tezin, kitabın) son düzeltme öncesi taslaklarını yazmaya kadar olan bütün süreçlerde akademisyene yardımcı olan bir yazılımdır.
Araştırma faaliyetlerini ve süreçlerini kolaylaştıran, hızlandıran ve sağlam bir örgüyle tamamlamayı sağlayan özellikleri ve sunduğu araçlarıyla benzerlerinden ayrılır. Arapça ve Türkçe dahil birçok dili tam destekler ve bu dillerde hatasız yazma imkanı sunar. Her türlü tarih ve sayfa numarası girişlerinin kullanıcı tarafından yazıldığı şekliyle yazımına izin verir.
Citavi, kaynak-referans yönetimi ile bilgi organizasyonunu aynı çatı altında bir araya getirmiştir. Bu sayede bibliyografya ve bilgi fişleri oluşturma, fişleri düzenleme, değiştirme, çeşitli kategorilere ayırma, araştırmanın içindekiler listesinde gösterilen bölüm ve başlıklara bağlama ve bunları kolay bir şekilde Word dosyasına aktarma gibi birçok özelliğe ve kullanışlı araca sahiptir. Bu sayede uzun zaman alan ve yorucu klasik bibliyografya ve bilgi fişleme aşamasını, kullanışlı ara yüzü ve gelişmiş araçları sayesinde keyifle ve kolay sürdürülebilir bir araştırma sürecine dönüştürür. Özellikle bibliyografya ve bilgi fişleri oluşturma sistemini araştırmacılar büyük beğeniyle karşılayacaklar ve keyifle kullanacaklardır.
Sahip olduğu özellikler ve sunduğu araçlar sayesinde tez, makale ve kitabın son düzeltme öncesi taslakları Word uygulamasına gerek duyulmadan doğrudan Citavi’de yazılabilir. Araştırmacı böylece Citavi ve Word uygulamaları arasında gidip gelmeden doğrudan tek program üzerinden çalışmasını rahatlıkla sürdürebilir ve tamamlayabilir.
Özellikle ilahiyat alanında olmak üzere bütün alanlarda bilimsel araştırma ve yazım süreçlerinin neredeyse tamamında araştırmacının işlerini oldukça kolaylaştırdığı, hızlandırdığı ve sağlam bir örgüyle kurgulanmasına olanak sağladığından biz de ülkemizde araştırmacıların bu yazılımdan faydalanmalarını sağlamak istedik. Bu maksatla bir sene önce İSNAD Atıf Sistemine uygun eklentisini ve kullanım kılavuzunu araştırmacıların kullanımına sunmuştuk. Şimdi de aynı kullanım kılavuzunu gözden geçirilmiş, ilave yapılmış ve görsel yönden daha iyileştirilmiş olarak araştırmacılara sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228070
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228070
tur
Oku Okut Yayınları
isbn:978-605-74416-3-8
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Akademik Yazım
Literatür Tarama Araçları
Referans Yönetim Araçları
Atıf Yapmak
Kaynak Göstermek
Citavi
İSNAD Atıf Sistemi 2. Edisyon Citavi Şablonu Kullanım Kılavuzu
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228068
2021-12-03T20:38:02Z
user-okuokutyayinlari
Şimşek, Mehmet Ali
2021-06-25
Zaman, eylemle iç içe olan bir olgudur. Çünkü eylemlerin bir zaman içinde gerçekleşmesi gerekir. Bütün dillerde temel olan üç zaman vardır. Bunlar: Geçmiş zaman, şimdiki zaman ve gelecek zamandır.
Eylemin gerçekleştiği zaman, Arapçada fiil ile ifade edilir, zira fiiller, eylemin gerçekleştiği zamanı ifade etmek için vardır. Arapçada fiil; mazi, muzari ve muzari fiilin bir versiyonu olarak kabul edilen emir fiili olarak üçe ayrılır. Bu üç kalıp Arapçada zaman sisteminin temelini oluşturur.
Mazi fiil geçmiş zamanı, muzari fiil şimdiki ve gelecek zamanı, emir fiili ise gelecek zamanı ifade eder. Fiillerin ifade ettiği bu zamanlar, fiillerin hiç bir karine olmaksızın kendi içinde sağladıkları sarfî zamandır.
Zaman, fiil dışında bazı kalıplarla da ifade edilebilir. Bunlar: ism-i fail, ism-i meful, isim fiili ve mastardır. Bu kalıpların zaman ifadesi cümle içinde kullanıldığında ortaya çıkar. Bu ise nahvî zamandır. Nahvî zaman cümleyi bir bütün olarak ele almakla anlaşılır. Çünkü burada zamanı belirleyen faktör, zaman kalıbından çok cümlenin akışı ve cümle içindeki karinelerdir. Bu açıdan yani nahvî zaman açısından bakınca mazi fiil şimdiki ve gelecek zamana delalet edebilir. Aynı şekilde muzari fiil geçmiş zamanı da ifade edebilir. Fiillerin ve fiil dışındaki kalıpların -ki bunlar fiil gibi hüküm görürler- ifade ettikleri zamanlar, cümle içindeki -ister lafzî ister hâlî olsun- karinelerin bilinmesiyle anlaşılır.
Cümle içinde meydana gelen bu zaman değişikliklerini özellikle edatlar sağlar. Örneğin: لَـمْ ve لَمَّا ile kullanılan muzari fiil geçmiş zamana, şart edatı إِنْ ile kullanılan mazi fiil gelecek zamana delalet eder. Muzari fiil; لَـمْ ve لَمَّا dışında meczum ya da mansup olarak gelince gelecek zaman, merfu olarak gelince de geçmiş zaman ifade edebilir.
Dolayısıyla, Arapça bir cümlede zamanın anlaşılabilmesi çoğunlukla edatların bilinmesine bağlıdır. Edatlar -ki bunlar lafzî karinelerdir- dışında zaman ifadesini belirleyen diğer bir karine de sözün söylenme ânındaki durumdur. Hâlî karine olarak adlandırdığımız bu karine, fiil ve fiilimsilerin (fiil manasında kullanılabilen isimlerin) ifade ettiği zamanın belirlenmesinde büyük rol oynar.
İki bölümden oluşan “Arapçada Zaman Kalıpları, Kullanım Alanları ve Türkçedeki Zamanlarla Karşılaştırılması” adlı çalışmamızın birinci bölümünde bu sarfî ve nahvî zaman ifadelerinin ortaya çıktığı yerler, kullanım alanları ile birlikte incelenmiştir.
İkinci bölümde ise Türkçe zaman kalıplarının Arapça karşılıkları verilmiş ve karşılaştırılması yapılmıştır. Böylece zaman ifadelerinin Arapça ve Türkçe açısından öğrenim ve öğretiminin kolaylaştırılması amaçlanmıştır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228068
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228068
tur
Oku Okut Yayınları
isbn:978-605-74416-1-4
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Arap Dili ve Belagati
Arapça Fiiller
Fiilimsiler
Zaman İfadesi
Türkçe Kipler
Arapçada Zaman Kalıpları: Kullanım Alanları ve Türkçedeki Zamanlarla Karşılaştırılması
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:zenodo.org:228050
2021-11-25T19:30:12Z
user-okuokutyayinlari
Demir, Abdullah
2021-08-28
Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu, Sosyal Bilimler alanında araştırmalarını sürdüren profesyoneller ile bu alanda eğitimlerine devam eden lisansüstü öğrencileri bir araya getirerek tecrübe aktarımına imkân sağlamak, disiplinler arası çalışmaları güçlendirmek ve akademik üretime katkı sağlamak amacıyla Oku Okut Akademi tarafından düzenlenmektedir. Sempozyuma; Arkeoloji, Antropoloji, Edebiyat, Eğitim, Felsefe, Filoloji, Hukuk, İktisat, İlahiyat, İletişim, İşletme, Mimarlık, Psikoloji, Sanat, Siyaset Bilimi, Sosyal Hizmet, Sosyoloji, Tarih ve Uluslararası İlişkiler alanlarında hazırlanan bildiriler ile başvuru yapılabilmektedir. Başvurular, Sempozyum Bilim Kurulu tarafından incelenmekte ve en az iki hakemin değerlendirmesine sunulmaktadır. Kabul edilen bildirilerin özetleri ve tam metinleri Oku Okut Yayınları tarafından açık erişim olarak okuyucularla buluşturulmaktadır. Bu kitap, 28 Ağustos 2021 tarihinde gerçekleştirilen Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu'nda sunulan bildiri özetleri içermektedir.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228050
oai:zenodo.org:228050
tur
Oku Okut Yayınları
isbn:978-605-74416-4-5
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Sosyal Bilimler
Sempozyum
Türkiye
Oku Okut Akademi
Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu
Bildiri Özetleri Kitabı
Türkiye Sosyal Bilimler Sempozyumu – 2021: Bildiri Özetleri Kitabı
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228177
2022-03-10T00:52:39Z
user-okuokutyayinlari
Alpkıray, Abdulcelil
Muntazer, Safiullah
Abdal, Abdullah
Sadat, Said Luqman
Demir, Habip
Demir, Abdullah
2022-01-27
İSNAD Atıf Sistemi, sosyal ve beşerî bilimler alanında hazırlanan akademik çalışmalarda kullanılmak üzere Türkiye merkezli ve Türkçe olarak geliştirilen akademik yazım, atıf ve kaynak gösterme sistemidir. Bilindiği üzere belli kurallara uyularak kaynak gösterme hem bilginin bilimselliğinin hem de fikrî mülkiyet haklarına saygının bir gereğidir. Bilimsel bir çalışmanın hazırlanmasında yararlanılan kaynakları, başka araştırmacılar tarafından tekrar ulaşılabilir ve kontrol edilebilir olacak şekilde bibliyografik bileşenleri ile doğru ve eksiksiz olarak araştırmalarda yazılmak durumundadır.
Günümüzde yaygın olarak kullanılan atıf ve kaynak gösterme sistemleri, 20. yüzyılın başlarından itibaren ortaya çıkmıştır. Chicago Sistemi’nin (The Chicago Manual of Style) ilk versiyonu 1906 yılında hazırlanmış ve 2017 yılında 17. edisyonu satışa sunulmuştur. 1952 yılında ilk versiyonu kullanıma sunulan APA’nın (The Publication Manual of the American Psychological Association) ise 2019 itibari ile 7. edisyonu piyasaya sürülmüştür. Aslı Türkçe olan İSNAD Atıf Sistemi, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi tarafından desteklenen proje kapsamında, akademik yayıncılık alanında uzman öğretim üyelerinin ve hakemli dergi editörlerinin görüş, öneri ve değerlendirmeleri alınarak 2018 yılında geliştirilmiştir. Antropoloji, Arkeoloji, Coğrafya, Dil ve Edebiyat, Eğitim, Felsefe, Halkbilimi, Hukuk, İktisadi ve İdari Bilimler, İlahiyat, Psikoloji, Sanat, Sanat Tarihi, Sosyal Hizmetler, Sosyoloji ve Tarih gibi sosyal ve beşerî bilimler alanında akademik çalışmaların yazımında ve kaynak gösteriminde İSNAD ileortak bir yazım standardına ulaşılması hedeflenmektedir.
İSNAD; akademik bir yazının başlığının nasıl belirleneceği, özetinin hangi bilgileri içermesi gerektiği, anahtar kavramların nasıl seçileceği, başlıklandırma formatının nasıl olması gerektiği, içerdiği tablo ve şekillerin nasıl oluşturulacağı, çalışmada kullanılan İngilizce, Arapça ve diğer dillerdeki eser adlarının ve müellif isimlerinin nasıl yazılacağı, tarih ve yüzyılların hangi şekilde gösterileceği, yayın etiği kapsamında nelere dikkat edilmesi gerektiği, istifade edilen kaynak eserden dolaylı veya doğrudan nasıl alıntı yapılacağı, atıf yapılan kaynakların katalog bilgilerinin metin içinde veya dipnotta nasıl yazılacağı ve kaynakçanın nasıl oluşturulacağı gibi akademik yazım ve yayın etiği ile ilgili bilinmesi ve uygulanması gereken temel ilke ve kuralları içermektedir.
İSNAD’ın TÜBİTAK ULAKBİM TR Dizin ve DergiPark gibi akademik yayıncılıkla ilgili akademik dizin ve akademik yayın platformlarınca kaynak gösterme biçimlerinden biri olarak sistem entegrasyonu yapılmış; Web of Science/Clarivate Analytics EndNote, ProQuest RefWorks, Zotero ve Mendeley gibi dünya çapında kullanılan atıf ve kaynakça düzenleme programlarına uygun şablonları hazırlanıp ücretsiz olarak kullanıma sunulmuştur. Türkçe olarak hazırlanan ilk ve tek yerli akademik yazım ve kaynak gösterme sistemi olan İSNAD’ın, Türkçenin bir bilim dili olma hedefine katkı sağlama misyonu da bulunmaktadır. Yıllardır kitap ve dergi yayımlayan birçok devlet kurumu ve üniversitenin, ortak bir akademik yazım ve kaynak gösterme sistemi üzerinde birliktelik sağlayamadıkları bilinmektedir. Hatta aynı kurumun farklı tarihlerde yayımladığı eserlerde bile çeşitli kaynak gösterme sistemlerinin kullanıldığı görülebilmektedir. Dahası çoğu zaman kullanılan aslı İngilizce olan kaynak gösterme sistemlerinin aslına tamamen uygun olarak kullanılamadığı da bilinmektedir. Bunda APA, Chicago, MLA gibi bu sistemlerin tam metinlerine ancak abonelik veya kitap formatının satın alınması ile ulaşılabilmesi ve öğrencilerin, araştırmacıların internetten ulaşılabildikleri 1-2 sayfalık örnekler üzerinden bunları kullanmaya çalışması etkilidir. Oysa APA’nın 7’nci, Chicago’nun 17’nci edisyonu İngilizce olarak satışa çıkmıştır ve internetten ulaşılan örneklerin çoğu, güncel edisyona ait değildir.
İSNAD Atıf Sistemi; öğrenciler, araştırmacılar, yayıncılar ile kurum ve kuruluşların hizmetine sunulmuştur. Ocak 2022 itibari ile sosyal ve beşerî bilimler alanında yayın yapan 125 hakemli dergi İSNAD’ı kullanmaya başlamıştır. Lisans mezuniyet tezi, yüksek lisans tezi ve doktora tezlerinin yazımında İSNAD’ın kullanılmasını öngören ve bunu tez yazım kılavuzlarına dâhil eden üniversitelerin sayısı artmaktadır. Ocak 2022 itibari ile İSNAD’ı 33 Enstitü tez yazım kılavuzuna eklemiştir. Ayrıca ulusal ve uluslararası sempozyum ve kongre düzenleyen birçok kurum ve kuruluş, katılımcılarından bildirilerini İSNAD’a uygun olarak hazırlamalarını talep etmeye başlamıştır. Ücretsiz olarak kullanıma sunulan bu sistem, kullanıcı dostu internet arayüzü ve kaynakça düzenleme yazılım eklentileri ile hızla kabul görmekte ve benimsenmektedir. Kullanıcılar İSNAD’ın EndNote, Zotero, Mendeley ve RefWorks gibi atıf ve kaynakça düzenleme yazılım eklentileri sayesinde atıf ve kaynak gösterme işlemlerini daha kolay, daha hızlı ve hatasız olarak yapabilmektedirler. İSNAD yazım kılavuzu Türkçe, İngilizce, Arapça ve Farsça olarak hazırlanmış ve açık erişim olarak www.isnadsistemi.org adresinden kullanıma sunulmuştur. Ayrıca İSNADweb sitesinde, akademik araştırma ve yazıma ilişkin eğitim videoları ve seminerler de ücretsiz olarak erişime açılmıştır.
İSNAD’ın iki versiyonu bulunmaktadır: İSNAD Dipnotlu ve İSNAD Metiniçi. Sunulan bu alternatifler sayesinde atıf yapılan kaynağa dair bilgiler, metin içinde veya dipnotta gösterilebilmektedir. Örneğin psikoloji alanında hazırlanan bir tezde, kullanılan kaynağa İSNAD’a uygun olarak metin içerisinde “Tokur, 2021, 55” şeklinde atıf yapılabilmektedir. Antropoloji, Arkeoloji, Coğrafya, Dil ve Edebiyat, Felsefe, Halkbilimi, Hukuk, İktisadi ve İdari Bilimler, İlahiyat, Müzik, Psikoloji, Sanat Tarihi, Sosyal Hizmetler, Sosyoloji veya Tarih alanında hazırlanan çalışmalarda ise kullanılan eser dipnotta “Ali Bilgen, Türk Tarihi (Ankara: Oku Okut Yayınları, 2021), 32” şeklinde belirtilmektedir. Bununla birlikte gerek İSNAD Metiniçi gerekse İSNAD Dipnotlusistemin tercih edildiği çalışmalarda, kaynakça tek bir biçimde “Soyad, Ad. Eser Adı. Basım Yeri: Yayınevi, Basım Tarihi (Bilgen, Ali. Türk Tarihi. Ankara: Oku Okut Yayınları, 2021)” şeklinde oluşturulmaktadır. Kaynakçada eser künye bilgilerinin belli bir standartta yazılması ve nokta (.) ile ayrılması araştırma ve yayınlarda kullanılan referansların veri tabanlarına kolayca aktarılmasına imkân vermektedir. Böylece atıf oranı ve etki değeri gibi bibliyometrik hesaplamalar yapan indekslere temiz veri sunulmaktadır. APA, Chicago ve MLA gibi uluslararası atıf ve kaynak gösterme sistemlerinin kaynakçada eser künye bilgilerinin nokta ile ayrılarak yazılmasını gerekli görmeleri de aynı fikre dayanmaktadır. İSNAD’ın kullanılması ile WoS, TR Dizin ve SCOPUS gibi akademik indekslere temiz veri sunulabilecek böylece atıf kaybı yaşanmadığından araştırmaların etki faktörleri doğru olarak hesaplanabilecektir.
İSNAD’ın kullanımı, tam metinlerine ancak satın alınarak veya abonelikle ulaşılabilen İngilizce atıf stillerinin Türkçe çevirilerinin kullanılmasından kaynaklanan eksiklikleri giderecektir. Bilindiği üzere ticari birer ürün olan APA, MLA ve Chicago gibi atıf ve kaynak gösterme sistemleri, bu stillerin basılı kitap formları ile online tam metin erişimlerinin ücretli olması ve öğrencilerin İngilizce dil becerilerinin yeterli düzeyde olmaması gibi nedenlerle ortaöğretim, lisans ve lisansüstü eğitim-öğretim aşamalarında tam olarak öğretilememektedir. Örneğin Ocak 2022 itibari ile APA Kılavuzu 32 dolar, Chicago atıf sisteminin online bir yıllık bireysel abonelik ücreti 41 dolar ve matbu nüshası 95 dolardır. Yurt dışında üniversiteler, bu sistemlere abone olarak öğretim üyeleri ve öğrencilerin kullanımına ücretsiz olarak sunmaktadır. Türkiye’de ise bu sistemlere abone olan kurumsal kullanıcı sayısı çok azdır. Dolayısı ile öğrencilerin bu sistemlerin tam metinlerine ulaşmaları zorlaşmaktadır.
Türkiye merkezli olarak geliştirilen İSNAD Atıf Sistemi’nin dili, Türkçedir. İSNAD’ın hem tam metin erişimi hem de online kullanımı tamamen ücretsizdir, açık erişime açılmıştır. APA, MLA ve Chicago gibi atıf ve kaynak gösterme sistemleri, çoğu kişinin zannettiği gibi sadece dipnot ve kaynakça oluşturma kurallarını içermez. Bu atıf sistemleri, akademik bir yazının başlık formatının nasıl olması gerektiği, dolaylı ve doğrudan alıntının nasıl yapılacağı, tablo ve şekillerin nasıl oluşturulacağı gibi akademik bir metin kaleme alınırken dikkat edilmesi gerekli tüm kural ve belirlemeleri içerirler. Oysa bu husus, yeteri kadar bilinmemektedir. İlgili sistemlerin İngilizce olarak hazırlanmış olmaları ile matbu nüshaları ve online tam metin erişimlerinin ücretli olmasının bu bilinmezlikte etkili olduğu söylenebilir.
Benzer şekilde İSNAD Atıf Sistemi de akademik yazımla ilgili bilinmesi gerekli tüm kuralları içermektedir:
Akademik bir çalışma hazırlanırken başlığının nasıl belirleneceği,
Özet kısmında asgari olarak hangi bilgilerin yazılması gerektiği,
Anahtar kavramların nasıl belirleneceği,
Başlıklandırmanın nasıl olacağı,
Tablo ve şekillerin nasıl oluşturulacağı,
Çalışmada kullanılan Arapça, Farsça, İngilizce ve diğer dillerdeki eser adlarının ve müellif isimlerinin nasıl yazılacağı,
Tarih ve yüzyılların hangi formatta gösterileceği,
Yayın etiği kapsamında nelere dikkat edilmesi gerektiği,
İstifade edilen kaynak eserden dolaylı veya doğrudan nasıl alıntı yapılacağı, atıf yapılan kaynakların metin içinde veya dipnotta nasıl yazılacağı sistemde yer alır.
İSNAD; akademik çalışmalarda yaygın olarak başvurulan kitap, makale ve tez gibi kaynaklara ek olarak sosyal medya mesajından nota kâğıdı türüne varıncaya kadar 41 veri türüne dair atıf ve kaynak gösterme kurallarını içerir.
İSNAD’ın yaygınlaşması, akademik yazımda sosyal ve beşerî bilimler özelinde standartlaşmanın sağlanmasına katkı sağlayacak ve yazarların işini kolaylaştıracaktır. Ayrıca akademik bir yazı kaleme alınırken dikkat edilmesi ve uyulması gerekli tüm bu incelikler; okur, öğrenci ve araştırmacılar tarafından rahatlıkla ulaşılabilir ve öğrenilebilir olacaktır.
Hâlihazırda akademik yazımla ilgili bütün bu hususlar İSNAD gibi belli bir sistem kapsamında yaygın şekilde öğretilemediği için yayıncılar, editörler, yayın kurulları, danışmanlar ve redaktörler; öğrenci ve yazarların yazım ve atıf hatalarını tashih etmek için yoğun çaba sarf etmek zorunda kalmaktadırlar. Ayrıca Türkiye merkezli bir atıf sisteminin ve bu sisteme ait yazılım şablon eklentilerinin bulunmaması, akademik bir yazı hazırlanırken kaynak gösterme yazılımı kullanımının yaygınlaşmasını engellemektedir. Ne yazık ki her yıl yüzlerce yayın yapan kurum ve kuruluşun, benimsedikleri “Yazım ve Atıf Kuralları” için hazırlattıkları EndNote, Zotero ve Mendeley yazılım eklentileri bulunmamaktadır. Buna karşın İSNAD, matbu ve online olarak ücretsiz ulaşılabilir olduğu gibi bilgisayar yazılım eklentileri ile de yazarlara kolay bir kullanım imkânı sunmaktadır.
Enstitüler, karar vermeleri hâlinde İSNAD Atıf Sistemi’ni ücretsiz olarak kullanabilmektedirler. İSNAD’ın Türkçe, İngilizce, Arapça, Farsça vb. yazım kılavuzları, yazım araçları, eğitim videoları, öğrencilere yönelik eğitim seminerleri tamamen ücretsizdir ve açık erişimlidir. İSNAD, ücretsiz ve açık erişimli olarak hizmet sunma ilkesine bağlıdır ve hiçbir şart ve durumda ne şimdi ne de gelecekte ücret talep etmeyeceğini taahhüt etmektedir. Enstitüler; tez yazım kılavuzlarındaki kapak, dış kapak vb. her türlü şekilsel belirlemeler ile tez içeriğine dair her türlü şartlarını koruyarak kaynak gösterim sistemi olarak İSNAD’ın da kullanılabilmesini kılavuzlarına ekleyebilirler.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228177
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228177
fas
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi
isbn:978-605-71294-0-6
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
İSNAD
İSNAD Atıf Sistemi
İSNAD Farsça
İSNAD Farsça : Şîvenâme-i İstinâddehî be Reveş-i İSNAD
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:252221
2023-01-18T00:13:31Z
user-okuokutyayinlari
Demir, Abdullah
Sansarkan, Yusuf
2023-01-07
Bu çalışma Ebû Ya‘kûb es-Sicistânî'nin Yeni Eflâtuncu görüşlerini, Plotinus'un düşünceleriyle karşılaştırmalı olarak ele almaktadır. 4./10. yüzyılda yaşayan Sicistânî, İsmâilîliğin Horasan-Mâverâünnehir dâîlerindendir. Zikredilen dönemde dâîlerin fikirlerini yayabildiği ve entelektüel düşünceler geliştirdiği bölgede, İsmâilîlerin güç kazandığı, bazı devlet adamlarının onlara destek verdiği gözlenmektedir. Bu gelişim, Muhammed b. Ahmed en-Nesefî ve Ebû Hâtim er-Râzî gibi dâîlerin Sicistânî'ye hatırı sayılır bir miras bırakmasını sağlamıştır. Öte yandan yine bu dönemde, mistik ögeler barındıran İsmâilîlik Yeni Eflâtuncu etkilerle bir felsefî dönüşüm geçirmiştir. Söz konusu dönüşümün mimarları Muhammed b. Ahmed en-Nesefî ve öğrencisi Sicistânî'dir. Nesefî'nin eserleri günümüze ulaşmadığından, Yeni Eflâtuncu İsmâilîliğin izleri, Sicistânî üzerinden sürülmektedir. Bu çalışmanın amacı, İsmâilî düşüncedeki Yeni Eflâtuncu etkilerin gün yüzüne çıkarılma çabalarına bir katkı sunmaktır. Sicistânî'nin eserlerindeki Yeni Eflâtuncu ögelere odaklanan çalışma, Plotinus'tan yoğun etkiler barındıran Tanrı ve âlem görüşleriyle sınırlandırılmıştır. Çalışma giriş ve üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünün ilk kısmı metodolojik çerçeveye ayrılmış, çalışmanın konusu, amacı, sınırları, yöntemi ve çalışmada kullanılan bazı terimlere değinilmiştir. Araştırmanın kaynakları ve Sicistânî hakkındaki literatür değerlendirilmesi de bu kısımda yapılmıştır. Giriş bölümünün ikinci kısmı, Sicistânî'nin hayatı, halefi-selefi dâîler ve eserlerine ayrılmıştır. Ayrıca bu kısımda Sicistânî'nin düşünce dünyasındaki Yeni Eflâtuncu etkiler genel hatlarıyla özetlenmeye çalışılmıştır. Birinci bölüm Sicistânî'nin Tanrı anlayışına ayrılmıştır. Tenzihin aşırı bir örneğini sergileyen müellifin görüşleri Plotinus'un benzer görüşleriyle karşılaştırılmış, aradaki benzerlik ve farklılıklar tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu bölümün ilk yarısında, Tanrı'nın tanımlanamazlığına odaklanılmış, ona atfedilen bazı kavramların reddine değinilmiş ve benzeri görülmemiş bir tenzih anlayışı olan ikili tenzihe, diğer adıyla nefyin nefyine yer ayrılmıştır. Bölümün ikinci yarısı, Tanrı'yı tanımlanamaz kabul etmelerine rağmen Sicistânî ve Plotinus'un onun hakkında konuşması bağlamında, ona yakıştırılan bazı kavramları ve kullanım biçimlerini irdelemiştir. İkinci bölüm Tanrı âlem ilişkisi, âlemin oluşumu ve ruhanî âlem kısımlarından oluşmaktadır. Bu bölümün ilk kısmı, âlemi ezelî kabul eden Plotinus'un sudûr teorisiyle âlemin yoktan yaratıldığını dile getiren Sicistânî'nin savunduğu Emr düşüncesinin karşılaştırılmasına ayrılmıştır. Plotinus'un aksine Tanrı'nın illet olduğunu reddeden Sicistânî'de Emr'in varlığa nasıl illet olduğu ve ilk varlık olan Akl'ın yaratılışı bu kısımda ele alınmıştır. Bölümün ikinci kısmında ruhanî âlem ve onu oluşturan Akıl ve Nefs'in detayları incelenmiştir. Sicistânî'nin âlem anlayışında merkez noktada bulunan Akl'ın nasıl bir varlık olduğu, kapsayıcılığı, yaratıclığı, Nefs'le gerçekleştirdiği izdivaç, Nefs'in ondan fayda alması ve aldığı faydalarla cismanî âlemi yönetmesi, bu kısımda detaylandırılmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümü cismanî âleme, ögelerine ve ögelerinden biri olan insana tahsis edilmiştir. İlk kısımda Nefs'in hemen altında başladığı ve feleklerle çevrili olduğuna inanılan cismanî âlemin bileşenleri olan madde, suret, felekler ve bunlarla ortaya çıkan hareket ve zamana değinilmiştir. İkinci kısımda Sicistânî'nin küçük âlem dediği insan ele alınmıştır. Bu bağlamda Plotinus ve Sicistânî'de önemli bir yer tutan, insanın ruhanî âlemle ilişkini sağlayan cüz’i nefs, İsmâilîlerin meleklerin yerine koyduğu Cedd, Feth ve Hayal ele alınmıştır. Plotinus'ta karşılığı olmamakla birlikte insan bahsinin altında ele alınması gereken nübüvvet, İsmâilî devir anlayışı, imamet, gelmesi beklenen mehdî ve şeriatın kaldırılması konularıyla çalışmanın gövdesi tamamlanmıştır. Sicistânî'nin eserlerindeki Yeni Eflâtuncu etkileri ortaya çıkarmak amacıyla hazırlanan çalışma, müellifin adı geçen felsefî ekolden büyük ölçüde etkilendiği, bunları eserlerinde yansıttığı sonucuna ulaşmıştır. Birçok konuda Plotinus'a sadık kalan Sicistânî, yoktan yaratma bahsinde ondan ayrılsa da âlemin ikiye ayrılması, sudûr hiyerarşisi ve insan nefsi konularında Plotinus'la aynı doğrultuda yol almıştır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/252221
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:252221
tur
info:eu-repo/semantics/altIdentifier/url/https://yayin.okuokut.org/okuokut/catalog/book/31
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
İslam
İslam Mezhepleri Tarihi
İsmâilîlik
Yeni Eflâtunculuk
Ebû Ya'kûb es-Sicistânî
Sicistânî
Plotinus
Tanrı
Âlem
İsmâilîlik ve Neoplatonizm: Ebû Ya'kûb es-Sicistânî Örneği
info:eu-repo/semantics/book
publication-book
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228172
2022-03-11T01:02:29Z
user-okuokutyayinlari
Demir, Abdullah
Kandemir, Ahmet Mekin
2022-03-07
Bu çalışmada, Big Bang teorisinin yoktan yaratılış düşüncesini destekleyip desteklemediği hususu hudûs delili açısından ele alınmıştır. Çalışmanın birinci bölümünde Big Bang teorisinden önceki kozmoloji ve bilim tarihi, teorinin temel dayanakları ve Big Bang karşıtı evren modelleri detaylı bir şekilde incelenmiştir. Buna göre evren yaklaşık olarak 14,7 milyar yıl önce sonsuz yoğun, küçük ve sıcak bir durumdan (tekillik) ani bir patlamayla (açılma=genişleme) oluşmaya başlamıştır. Einstein'ın izafiyet teorisi, evrenin hala genişlemeye devam etmesi (Hubble Yasası), kozmik mikrodalga arkaalan ışımasının keşfedilmesi ve uzaydaki maddelerin tespit edilen miktarları bu teorinin en güçlü kanıtları olarak sunulmaktadır. İkinci bölümde ise kelâmcıların hudûs delili incelenmiş ve detaylı bir şekilde izah edilmiştir. Kelâmcıların geliştirdiği bu delil sadece Allah'ın varlığını ispat etmeye yönelik çabanın değil; aynı zamanda kelâmcıların bir bütün olarak evreni anlama ve anlamlandırma çabasının bir ürünüdür. Bu şekilde ortaya konan evren bütün parçalarıyla birlikte; hareket, zaman ve mekân dâhil olmak üzere hâdistir, yani sonradan ve yoktan yaratılmıştır. Sonlu birimlerden oluşan evrenin bir başlangıcı ve sonu vardır. Cevher ve arazlardan oluşan evren sürekli bir değişim ve dönüşüm (oluş-bozuluş) süreci yaşamaktadır. Çalışmanın son bölümünde Big Bang teorisi ile hudûs delili karşılaştırılmış ve şu sonuçlara ulaşılmıştır: Big Bang teorisi ile birlikte evrenin genişlediğinin kanıtlanması materyalist ve ateist felsefenin sabit, sonsuz ve değişmeyen evren tasavvurunu kesin olarak çürütmüştür. Ayrıca izafiyet teorisi ile birlikte mutlak zaman anlayışı geçerliliğini yitirmiş; zamanın göreliliği ve evrenle birlikte başladığı kanıtlanmıştır. Ancak kanaatimizce Big Bang teorisi, evrenin bir başlangıç noktası (tekillik) olduğunu kesin olarak ortaya koymakla birlikte bu, yoktan yaratılışın bir ispatı olarak değerlendirilemez. Sadece şu an sahip olduğumuz teorilerle uyumlu “bilimsel bir başlangıç” olarak değerlendirilebilir. Zaten bilimin, varlığın izini sürüp mutlak yokluğa, oradan da Tanrı'ya ulaşması beklenemez. Çünkü mutlak yokluk bilime insan bilgisine konu olamaz. İnsanlığın bilimsel olarak ulaştığı en son noktada bile evrenin varlığının en tutarlı açıklaması, evrenin sonradan ve mutlak yokluktan Allah tarafından yaratıldığı şeklindeki dini açıklamadır.
https://aperta.ulakbim.gov.trrecord/228172
oai:aperta.ulakbim.gov.tr:228172
tur
isbn:978-605-71294-2-0
info:eu-repo/semantics/openAccess
https://creativecommons.org/licenses/by-nc/4.0/
Kelâm
Yaratılış
Big Bang
Büyük Patlama
Hudûs Delili
Religion
Islam
Big Bang Theory
Creation
Big Bang ve Yaratılış
info:eu-repo/semantics/book
publication-book